DERS 50
TOO / ENOUGH
(Çok, Haddinden fazla / Yeterli, kafi )
(tu / inaf )
TOO: Çok , haddinden fazla, aşırı anlamındadır. İsme veya sıfata verdiği anlam olumsuzdur. Sıfattan önce kullanılır.
ENOUGH: Yeterli, kafi anlamındadır. İsme veya sıfata verdiği anlam olumludur. İsimden veya sıfattan sonra kullanılır.
Kullanımı:
TOO:
too + adjective/adverb
I cant drink this-Its too hot. (Ben bunu içemem, O çok sıcak.) (ay kent dirink diz-its tu hat.)
I cant keep up with you-you walk too quickly. (Ben sana yetişemem-sen çok hızlı yürüyorsun.) (ay kent kip ap vit yu-yu volk tu kuikli)
too + adjective + to-infinitive
The coffee was too hot to drink. (Kahve içmek için çok sıcaktı.) (dı kafi vaz tu hat tu dirink.)
The water was too cold to swim. (Su yüzmek için çok soğuktu.) (dı votır vaz tu kold tu sivim.)
too + adjective + for + sb (for me , for him, for her ..)+ to- infinitive
The coffee was too hot for me to drink. (Kahve benim içemeyeceğim kadar sıcaktı.) (dı kafi vas tu hat for mi tu dirink.)
too + adverb + for + sb (for me , for him, for her ..)+ to- infinitive
He walked too quickly for the children to keep up with him. (O ,çocukların onla ayak uyduramaması için hızlı yürüdü.) (hi valked tu kuikli for dı çıldırın tu kip ap vit him.)
ENOUGH:
enough+ noun
Do we have enough cheese for a pizza? (Bir pizza için yeterli peynirimiz var mı?) (du vi hev inaf çiiz for e pizza?)
enough + noun + to-infinitive
Do you have enough money to buy the book? (Kitabı almaya yeterli paran var mı? )(du yu hev inaf mani tu bey dı buk?)
I have enough money to pay the electricity bill. (Elektrik faturasını ödemeye yetecek param var.) (ay hev inaf mani tu pey dı elektrisiti bil.)
They have enough time to change their dresses. (Onların elbiselerini değiştirecek kadar vakti var. ) (dey hev inaf taym tu çeync deyır dıresız.)
Adjective +enough + to-infinitive
He is rich enough to buy this house. (Bu evi almaya yetecek kadar zengin.) (hi iz riç inaf tu bay diz haus.)
The coffee is hot enough to drink. (Bu kahve içecek kadar sıcak.) (dı kafi iz hat inaf tu dirink.)
not + adjective + enough + to-infinitive
Im not clever enough to study medicine. (Ben tıp okumaya yetecek kadar zeki değilim.) (aym nat kılevır inaf tu sıtadi medisın.)
not + adverb + enough
You arent driving quickly enough-well be late. (Yeteri kadar hızlı sürmüyorsun-Geç kalacağız. ) (yu arınt dırayving kuikli inaf-vi vil bi leyt.)
Please fill in the blanks with too or enough.
1) I havent got big ..nails for this job.
2) The suitcase was small to get all her clothes in.
3) The price is high to afford.
4) He was ..ashamed to admit his mistake.
5) I was .tired.
6) This question is ..difficult for me to solve.
7) The house was comfortable ..but not luxurious.
8) He is not in a strong .financial position to buy a new suit.
9) My grandma thought she was .old to walk that far.
10) I cant carry that- It is heavy.
ANSWERS: 1) enough 2) too 3) too 4) too 5) too 6) too 7) enough 8) enough 9) too 10)too
Bugün Ne Öğrendik?
Keep up with : yetişmek , ayak uydurmak (kip ap vit)
Quickly : çabucak,süratle, hızla (kuikli)
Medicine: Tıp (medisın)
Clever: akıllı, zeki (kılevır)
Ashamed : Utanmış, mahcup, üzülmüş (eşeymd)
Admit: kabul etmek, itiraf etmek (edmit)
Comfortable : Rahat, komforlu (kamfırtıbıl)
Luxurious :Lüks (lakşırıyız)
Financial : Finansal (faynenşıl)
Position :Durum (poziyşın)
Ingilizce.com Ders Seti Index
ingilizce.com 2012 Her Hakkı Saklıdır.